Cinsel hayattaki problemlerin çok büyük sebeplerinden birisi “Performans Anksiyetesidir”. Erken boşalmaya, ereksiyon olama, orgazm olmama gibi birçok sorunun temelinde yatan bir sebeptir.

Öncelikle şunu söylemem gerekiyor eğer cinsel hayatınızda sürekli bu tarz problemlerle karşılaşıyorsanız yapmanız gereken ilk şey bir doktor ile görüşmek olmalıdır. Bir rahatsızlığı; psikolojik bir şeye dayandırmadan önce, aynı soruna sebep olabilecek patolojileri dışlamak gerekmektedir. Her şeyi çekinmeden rahatça konuşabileceğiniz bir doktor bulun ve onun önerilerini dinleyin. İnternetten okuduğunuz yazılara göre kendinize teşhis koymaya çalışmayın.

Anksiyete; kaygı demektir. Gün içerisinde, gerek kısa vadede gerek uzun vadede bizi strese sokacak birçok olaya maruz kalıyoruz. Bazen kendi kendimizi stresli bir duruma sokarken bazen de elimizde olmayan sebeplerden dolayı stres altında kalıyoruz bu stresler birikip bizde kaygıyı oluşturuyor.

Vücudumuzun stresli durumlara karşı geliştirdiği bir hayatta kalma sitemi vardır; sempatik sinir sitemi. Sempatik sinir sistemi doğanın sert yaşam şartlarında hayatta kalmak için gelişmiş bir sistemdir. Bu sistem bir tehlike anında ışığı daha iyi yakalayıp etrafını görmen için göz bebeklerini büyütür, koşarken daha iyi nefes alman için akciğer kapasiteni genişletir, daha iyi hareket et diye kaslarına giden kan miktarını arttırır, kaslarının kasılma gücünü ve frekansını artırır. Yani sen bir tehlikeden uzaklaş, hayatta kal diye uğraşır.

Bir de parasempatik sinir sistemi var kabaca sempatik sinir sisteminin zıttı. Sizin güvende olduğunuz ve sakin olduğunuz anlarda devrede olan sistemdir. Bu iki sitemin ereksiyon ve ejekülasyon – boşalma- üzerinde de etkinlikleri vardır. Sempatik sistem boşalmadan sorumlu iken parasempatik sistem ereksiyondan sorumludur.

Bizim sosyal yaşantımız çok değişti. Bizler bu sistemin oluştuğu dönemdeki strese maruz kalmıyoruz. Zamanında vahşi hayvanlardan, sebebini bilmediğin doğal olaylardan, bölgeni korumak için fiziksel savaşlara girmen için gelişen bu stres kısa sürede değişen sosyal yaşamımıza bizim kadar iyi uyum sağlayamadı. Biz bu konforlu dünyaya alıştık fakat sempatik sistemimiz buna alışamadı ve stres halen eski usule uygun yenmeye çalışıyor. Bizim hayatımızın tehlikede olmadığı fakat sosyal ortamlarımızda ortaya çıkan stres faktörlerine de aynı şekilde cevap veriyor. Bu durum; stresin vücudumuza somut bir yansıması olarak karşımıza geliyor.

Performans anksiyetesi dediğimiz olgu da budur. Kendimize yüklediğimiz stres sempatik sisteminizi harekete geçiriyor ve ereksiyon olamıyorsunuz, bu aktiviteden dolayı kontrolsüzce boşalıyorsunuz, heyecanlanıp ana odaklanamayıp zevk alamıyorsunuz. Sorunları tekrar tekrar düşünüp kısır döngüye giriyorsunuz ve daha da kötü bir hale getiriyorsunuz.

Performans anksiyetisini kendinizde nasıl oluşturursunuz? Çok basit;  sizi mavi haplı öğretiler bu hale getirdi. Bu öğretiler sizi kendisine değer vermeyen, erkek olmayı eksiklik ve sorunmuş gibi gören bir birey yaptı. Doğasını değiştirdikleri bu çarpık ve kırılgan erkeklik tanımını sizin gerçeğiniz yaptı. Kendinizi bir ödül, seksi de almanız gereken bir olgu olarak görmenizin önüne geçti ve sizi seks için bir kadının peşinde dolaşan küçük birer fino köpeği haline getirdi. Emin olun bu durumdan kadınlarda çok rahatsız.

Eğer ki çerçeve ve öz güven sahibi, kendisine yatırım yapmış, risk alabilen bir erkek olursanız; yani tozpembe mavi haplı dünyasında değil de; vahşi gerçeklerin olduğu bu hayata karşı bir duruş sergiliyorsanız, stres yönetimini öğrenirsiniz. Kendisini ilişkide “Ödül” olarak gören bir erkek sex sırasında; nasıl görünüyorum, acaba onu tatmin edebilecek miyim, şu kadar süre devam edebilecek miyim, yanlış bir şey yapacak mıyım, onun partnerleri benden daha mı iyiydi, yetersiz miyim, vücudumu beğenecek mi, penisim küçük mü? Gibi soruları kendisine sormaz. Kırılgan bir yapıya sahip olmaz.

Bir erkek cinsel gerilimi yaratır ve olayı içgüdülerine bırakır. Kendisine yapmış olduğu yatırımların keyfini çıkartır. Kendisine lütuf edilmiş bir olayın parçası olmak yerine; değerli birisi olduğu için kendisine verilmiş zamanın keyfini çıkartır.

Damarlarında dolaşan testosterona izin verir. Mavi dünyanın her hareketini kontrol etmesine, kendisini baskılamasına izin vermez. Erkek adam kendisi için olanı kendisi için etkin kılar.

Performans anksiyetesi yaşamak istemiyorsanız öncelikle gerçeklerle yüzleşeceksiniz. Sonra bunları aşmak için kendinize yatırım yapacaksınız. Erkek olduğunuzu kabul edeceksiniz ve bir erkek gibi davranacaksınız. Öz güvenli olacaksınız. Çerçevenizin sınırlarını belirleyip insanları çerçeveniz altına alacaksınız. Değiştiremeyeceğiniz olgularla kavga etmeyi bırakıp eksikliklerinizi tamamlayacaksınız. Kendi değerinizi kendiniz yaratacaksınız ve bir kadının hipergami dürtülerini harekete geçiren, cinsel gerilim oluşturan bir ödül haline geleceksiniz.

Bu sayede partnerinizin içgüdülerini de tatmin edeceksiniz. Her iki taraf için de sağlıklı, mutlu, eğlenceli, sorunsuz ilişkiler sağlam kişiliklerin oluşturduğu temeller üzerinde şekillenir. Kendi üzerine düşeni yapın!

Author

Write A Comment